19 Ekim 2008 Pazar

Yatakta iki sivrisinek

OZANKÖY

Yatağa girip yan yana, sırtüstü yatınca cibinlikteki yırtığı gördü. Dikdörtgen şeklinde, soyulan muz gibi geriye yatmış, kibrit kutusu büyüklüğünde bir yırtıktı. Sabahleyin cibinliği toplarken parmağım takılmış, ince tülü cıırt diye yırtmıştı. O, o saatte uçaktaydı.
“Bu delik ne?”diye sordu.
“Emniyet çıkışı” dedim.
“Ne emniyet çıkışı? Dalga mı geçiyorsun?”
“Hayır. Farz edelim ki kötü ruhlu bir peri uyurken beni sivrisineğe çevirdi. Veya seni. Delik olmazsa kaçamam. Cibinliğin altında açlık ve susuzluktan ölürüm.”
“Çok komik” dedi. “Ayrıca, sivrisineğe döndürülürsen yaşasan ne olur, yaşamasan ne olur? Bir an önce ölsen daha iyi olmaz mı?”
“Hayır. Yetişkin bir sivrisinek iki hafta yaşar. Gıdasız kalmazsa tabii. İki hafta iki haftadır. Ayrıca, bu zaman içinde iyi yürekli peri devreye girip beni gene eski halime çevirebilir. Sivrisinek dişi ise ömrü iki ayı bile bulabilir. Neden her cinsin dişisi daha çok yaşıyor? Haksızlık bu. Açıklar mısın?”
“Dişilik doğaldır” dedi. “Erkekliğin ise öğrenilmesi gerekir. Öğrenme işi erkeği yorar. Erkeğin ne öğrenmesi gerekir? Kadına iyi hizmet etmesini. Hizmetçilik yorucudur. Adamı erken öldürür. Konuyu değiştirme!”
“Dişi sivrisinek ile erkek sivrisinek arasındaki fark ne biliyor musun?”
“Aydınlat bizi bakalım.”
“Dişi sivrisinek kan emer. Yani, ısıran dişi sivrisinektir. Erkek ne kan emer, ne ısırır.”
“Bir şey mi ihsas etmek istiyorsun?”
“Hayır. Dişi sivrisinek aslında iki aydan fazla da yaşayabilir. Eğer mevsim sonuna doğru olgunluğa ulaşmışsa soğuklar başlayınca kış uykusuna yatar. Havalar ısınınca uyanıp yumurtlar. Yani bu emniyet çıkışı benden çok senin işine yarayabilir.”
“Benim kötü perilerle işim yok.”
“Onların seninle işi varsa?”
Bir şey söylemedi. Bu konuşma esnasında yanağını avucuna dayamış bana bakıyordu. Ben de yanağımı avucuma dayamış ona bakıyordum. Ben çok güzel bir yüz görüyordum. Onun ne gördüğünü düşünmek bile istemiyorum.
Dışarıdan, arıkuşlarının sesi geliyordu. Bu kuşların bu mevsimde gitmeleri gerekmiyor muydu? Doğacı arkadaşım Süha’ya sormalıyım. Güneş dolaşmış, odanın Bellapais’e bakan penceresinden içeri girmeye başlamıştı. Rüzgâr perdeyi oynattıkça halının üstündeki güneş de oynuyordu. Leziz bir sessizlik ve duruluk vardı.
“Saçmalamayı tamamladın mı?” diye sordu.
“Evet.”
“O zaman şu soruya cevap ver. Biz neden bu yatağa girdik?”
“Sivrisinek olarak mı, yoksa insan olarak mı cevap vereyim.”
Gülümsedi. Bu dünyanın en güzel tebessümü olabilir miydi?
“İkisinin de cevabı aynı olmaz mıydı?” diye sordu. Ağzımı açmaya hazırlandığımı görünce, “Allahaşkına çeneni kapat” dedi. Başımı göğsüne çekti. Dişi sivrisineklerin neden kan emdiğini ona anlatamadım.

2020 - 2023


ZAMANSIZ YAZILAR

  • Bir ben yetmez

    Artık bunu iyice anladım.Bana bir Metin Münir yetmiyor. En az beş Metin Münir’e ihtiyacım var.Birisi, bu yazıyı yazacak.Birisi, badem ağacının altında veya balkonda, hangisi daha serinse, Elif Batuman’ın The Posessed (Ecinniler) adlı kitabını okuyacak.Birisi, çok az kişinin bildiği yerlerde bostan ... DEVAMI>>

  • Tatların mihenk taşı

    OzanköyGüneş, akasyanın yapraklarına vuruyor, esinti akasyanın yapraklarını sallıyor.Gittikçe daha erken uyanıyorum. Öğleye kadar uyuduğum günler gitti ve bir daha geri dönmeyecek.Bu sabah, ağustos böceklerinden bile önce uyandım. Güneş daha doğmamış ama dünyayı aydınlatmıştı ve sadece o saatlere a... DEVAMI>>

  • Çalışmamak da çalışmaktır

    Nasıl yazı yazmak, yazmaktan ve silmekten ibaretse, çalışmak da çalışmak ve çalışmamaktan ibarettir.Çalışmamaktan kastım tatil yapmak, ara sıra işi asmak, siesta yapmak, uzun uzun uyumak ve geç kalkmak gibi hayatın mesai dışındaki bölümünü meydana getiren ve mesaiyi daha verimli yapan şeylerdir.(Si... DEVAMI>>

  • Örümcek onu öldürmeyeceğimi biliyor olabilir mi?

    Tabure ile sandalyenin arasında, havada asılı duran bir örümcek var. Sırtı bana dönük.Rengi kızıl gibi. Elimi uzatsam dokunabilirim.  Aslında havada asılı değil. Gözle görülemeyecek kadar ince bir ipin üstünde duruyor.Orada öylece kıpırdamadan duruyor, ben kucağımda bilgisayar, bu sa... DEVAMI>>

  • Gece geç vakitte mesaj atan kadına mektup

    Dün gece açtığınız konu ile ilgili olarak size düşüncelerimi söylemek ve bir şiir göndermek istiyorum.İnsan ikidir: Vücut ve ruh. Vücut yaşlanır, harap olur, çöker. Ruh yaşlanmaz. Olgunlaşır. Ve hep genç kalır.Kendi deneyimimden söylüyorum bunu.Herkes için aynı mı, bilmiyorum ama böyle olduğunu s... DEVAMI>>

  • Tanrı’ya inananların kaçına Tanrı inanıyor?

    Haftada bir defa temizliğe gelen kadın, mutfak lavabosunda börek tepsisini ovarken başını çevirdi ve beklemediğim bir soru sordu.“Cennet ve cehenneme inanıyor musun?”Birkaç aydır gelip gidiyordu. Konuşkan bir kadındı. Ama din konusunu daha önce hiç açmamıştı.İhtimal, Ramazan ayında olduğumuz için ö... DEVAMI>>

  • Eğer yüreğinizde özgürlük yoksa

    "Eğer yüreğinizde özgürlük yoksa hiçbir zaman kendinizle gerçekten barış içinde olamazsınız.”Amerikan yönetmen Oliver Stone’un bu sözlerini birkaç gün önce Guardian Gazetesi’nde çıkan söyleşisinde okudum.Kariyerinden bahsediyordu, sadece istediği filmleri çektiğinden, bunu yapabilme özgürlüğünü kor... DEVAMI>>

.