18 Ağustos 2012 Cumartesi

Küçük rol yoktur

On yedi yaşındaki kızım Sara İngiltere’de tiyatro öğrenimi görüyor. Senede birkaç defa, okulda sunulmak üzere, bir piyes çalışıyorlar.

Geçenlerde, yeni sahneye konacak bir müzikalde ona verilen rolü küçük bulduğu için öğretmenine şikâyete gittiğini anlattı.

Öğretmeni onu dinlemiş ve “Küçük rol yoktur. Küçük aktör vardır” demiş.

Bu lafa bayıldım.

Önemli olan rolün büyüklüğü değil ne kadar iyi yapıldığıdır.

Önemsenmeyecek kadar küçük rol yoktur. Küçük rollere küçük aktörler burun kıvırır. Büyük aktörler, büyük küçük rol ayırmaz, bütün rolleri mükemmel yapar. Küçük olsun olmasın, her rol mükemmellik talep eder. Büyük küçük, bütün parçaları mükemmel olan şey mükemmel olur.

Harika değil mi?

Shirley MacLaine ile Debra Winger’in baş rollerini oynadığı Terms of Endearment filminde (1983) Jack Nicholson ayyaş, kadın düşkünü bir astronotu oynuyordu.

Unutulmaz bir karakter yarattı ve beş, on dakikalık rolü ile Oscar kazandı.

Milos Forman’ın 1984 tarihli Amadeus filmini klasik yapan şeylerden biri, “küçük” rollerdeki bütün aktörlerin birinci sınıf olmasıdır. İmparator Joshep II'de Jeffrey Jones, Sihirli Flüt operasını ısmarlayan Emanuel Schikaneder’i oynayan Simon Callow, Kappelmeister Bonno'da Patric Hines ve Count Orsini-Rosenberg’de Charles Kay harika idi. Unutulmaz birer karakter yarattılar.

Ve birkaç gün önce yeniden izlediğim, daha az bilinen o inci: 1985’te gösterime giren Robert Mason, John Guilgud, James Fox ve unutulmaz bir öpüş sahnesinin kahramanı Cheryl Campbell’li The Shooting Party. Sadece İngilizlerin çekebileceği lezzette olan film 1913’te asillerin katıldığı bir av partisini anlatıyor. Sade ve abartısız bir keyif.

Küçük rol yoktur, küçük aktör vardır... Düşünecek olursanız bu söz sadece rol sahne için geçerli değildir. Bir iş ahlakının, hayat felsefesinin özetidir.

Küçük okul yoktur. Küçük öğretmen vardır. Küçük devlet yoktur. Küçük devlet adamları vardır. Küçük siyasi parti yoktur. Küçük siyasetçiler vardır. Küçük maç yoktur. Küçük futbolcular vardır. Küçük gazete yoktur, küçük gazeteciler vardır. Küçük banka yoktur. Küçük bankacılar vardır.

Shakespeare: “Bütün dünya bir sahnedir/ Ve bütün erkekler ve kadınlar birer aktördür” diye yazdı. Hayat sahnesinde oynanan, senaryosu olmayan bir oyundur. Acaba bu rolü oynayanlar için de “Küçük rol yoktur, küçük aktör vardır” denebilir mi?

“Ne oldu sonunda” diye sordum kızıma.

“Çok iyi oldu. Rolüm küçüktü ama en komik roldü. Herkes en çok bana güldü.”

Aristo “Mükemmellik bir alışkanlıktır” demiş. Umarım kızım bu alışkanlığı kazanarak ayrılır okulundan.

2020 - 2023


ZAMANSIZ YAZILAR

  • Dünyanın sonundaki köyde korona inzivası

    Mutlu Tönbekici gözünü kapatıp en güzel şeyi düşünmek istediğinde Sirkilet'in manzarasını hayal ederdi hep.  Tönbekici İstanbul’da yaşıyor. Ünlü bir köşe yazarı iken anne olmanın gazeteci olmaktan daha keyifli olacağı kararına vararak kimsesiz bir çocuğu evlat edindi. Ve bir gün çocuğu... DEVAMI>>

  • Bana tarihini göster sana yalanını göstereyim

    Bütün ulusların tarihi yalanlar, yanlışlar, saptırmalarla doludur. Tarih en süfli ülkeleri yüceltir, en aşağılık yöneticileri parlatır, en alçakça zalimlikleri kahramanlaştırır.  Böyle sorular pek sorulmaz:  Büyük İskender (MÖ 356- MÖ 323) gerçekten büyük mü idi? Kristof Kolomb... DEVAMI>>

  • ‘Bilmek isteyen biri’ olmak

    Batı’da hiç dinmeyen bir araştırma ve öğrenme iştahı var.  Bu sabah National Geographic dergisinde Namib Çölü’nde yaşayan garip canlıların fotoğrafına bakarken düşündüm gene bunu.  Çöl canlılarından biri, belki de dünyadaki en uzun yaşayan bitki olan ve bitkiler hiyerarşisinde... DEVAMI>>

  • Ruhun gerçek gıdası müzik değildir

    Son zamanlarda gittikçe daha sık bahçeler ve bahçelerin ruh sağlığı üzerindeki olumlu etkilerine dair İngilizce kitaplara rastlıyorum.  İnsanın yapısında dışarıda olmayı seven bir şey var. Güzel bir bahçede, hoş kokular içinde olmaktan haz duymayan insan yoktur. Bahçede terlemek havas... DEVAMI>>

  • Kim ne kadar uygardır?

    Kişinin ne kadar uygar olduğunun en önemli ölçüsü kendisi gibi olmayanlara karşı ne kadar hoşgörülü olduğudur.  Beyaz iseniz siyahlara, erkek iseniz kadınlara, zengin iseniz fakirlere, heteroseksüel iseniz eşcinsellere, Türk iseniz Kürtlere, Sünni iseniz Alevilere, Amerikalı iseniz Afri... DEVAMI>>

  • Yaşanmayan bir yaza ağıt

    Mevsimler arasında en çok akılda kalan, sevilen, iple çekilen yazdır. Yaz; kapalı okulların, izne ayrılmaların, kavun ve karpuzun, kısa kollu keten gömleklerin, soğuk içkilerin, gece geç yatmaların, uzun uykuların, gailesiz seksin, güneşte tost olmanın, yeni yerler görmenin ve yeni yerler g... DEVAMI>>

  • Beni öldürmeyen şey güçlendirir mi?

    Çekilmesi en kolay acı başkalarının çektiğidir derler ama bu doğru değildir.  Bu kural ... Böyle bir kural varsa ... Bana uymaz.  Benim için çekilmesi en kolay acı kendiminkidir. Çekilmesi en zor acı ise sevdikleriminki. Sevdiklerim acı çekiyorsa, mutsuzsa, sızlıyorsa, hayat ben... DEVAMI>>

.